bayramdan kalma kusur
yakalıyor elini hırkanın cebinde
soğuğu seviyor umut
ve geciken fatura kaşıyor süt dişlerini inzivanın
ağzının içinde vişneçürüğü bir kabahat sürçüyor
yine cevabın hevesini kırdı ciğerdeki is
bir cırmık peydah oldu yeniden başparmağa
artık yeninden çıkmıyor kırık
çıkmıyor hanımbeğendinin örneğine düşen leke
ilmeğinde gümüş kuşlukların neşesi
sırtında çavlan bir gülüşü tarıyor hasret
çar naçar doğuyor işte güneş
sadağında kıvırcık fidyesiyle
bizde adettir; ekmek attım denize
ferfeneyi şimdi koydular ateşe
günaydın müzehher
ismail olan elbet kösüredir bıçağa